26 kasım 2023 01:39
2 gün önce gördüğüm kabusun hala etkisindeyim. saç beyazlatıcı bir kabustu.
uyanır uyanmaz tekilayı kafama diktim. 1 şişe tekila 2 bira içip uyudum.
kabus sonuçta öyle kalıcı etki ettirecek, beni ya da bana ait özelliklerimi etkileyecek bir şey değil, olamaz da. ama garip bir şekilde tüm kişiliklerimle, özelliklerimle, kusurlarımla barışmış ve kendimden mutlu bir haldeyken bu mutlu kişilik grubuma bir haydut girmiş gibi oldu.
içimde toplanıp onunla mücadele ediyoruz 2 gündür.
galip gelemiyor, gelemez. o kadar güçlü değil asla da olamayacak. ama insanı rahatsız, çıplak, utangaç hissettiriyor onun varlığı.
kazanamayacağı, bir şeyi değiştiremeyeceği garanti olsa bile bazen o kadar güçlü oluyor ki bu şey galip gelemeyecek olsa bile hep orada var olacakmış hissi veriyor. bu beni çok rahatsız ediyor. çok.
.
.
.
ilişkim benim hayattaki en büyük başarım. son buluşmamız da harikaydı. sonrakiler daha da harika olacak. kendi iç hastalıklı yapımın etki etmesinden çok korkuyorum sadece. onun dışında korktuğum en ufak bir şey yok kendi adıma.
öte yandan mutlu ama huysuz bir hayatım var.
eski ekşi sözlük profilime geri döndüm, canım sıkıldıkça kendimi eğlendirdiğim şekilde eskisi gibi thread atıyorum.
her şeyden fazlaca yabancılaştım ve yalnızlaştım. bu beni rahatsız etmiyor. huzurlu da etmiyor. sadece bir etkisi yok nötr yani öylece.
hunterxhunter başladım. ilk 3 gün köpek gibi izlesem de şu ara 2 bölüm falana anca izleyebiliyorum günde. 33. bölümdeyim.
günlerim boş geçiyor ama her an ertesi gün dopdolu olacakmış edasıyla. elbet bu eda bir yerde kendini gerçek boyuta bırakacak ve bir nebze olsun düzelecek her şey.
1 ay gibi kısa bir süre kaldı bu yılın bitmesine. bu yıl hayatımın en iyi yılıydı. bu yıla isim verseydim ismi ''recovery'' olurdu.
bu sene kadir acı çekmememi sağladı. havva ise mutluluğuma kaynak oldu. ikisine de fazlaca minnettarım.
umarım her senem en az bu sene kadar iyi olur. gerçek anlamda yaşadığımı hissediyorum.
yıllarca kendime haksızlık ettim. kendimden nefret ettim. kendime mutluluğu hak görmedim. bazen yılların birikimi en hakkettiğim anlarda da kendini ortaya çıkarsa da genel hatlar itibariyle çok daha iyi bir ruh halindeyim.
ekleristan'daki abla beni çok sevdi her geçtiğinde uğra çay veriyim dedi. küçük şeyler mutlu ediyor insanı.
berberim saçımı sakalımı çok övdü az da olsa kızdı kendine bak diye. saçım çok düzmüş herkes bundan istiyormuş falan fistan. dümdüz saç işte amk taranmıyor bile.
yılların tahribatının vücuduma etkisini de fazlaca görüp üzülüyorum. vücudumdaki yaralar, yanıklar, kesikler, vücudumdaki kararmalar, yıllarca ihmal edilen öz bakım. pişmanlık yaratıyor hepsi. bir anda da toparlanması mümkün değil bunların.
ama kendime bakıyorum. hiç olmadığım kadar. hatta mevcut muhatap olduğum insanlar arasındaki en bakımlı kişi ben olabilirim.
ama bunların hepsi bir motivasyona bağlı kaldığım için. bir disiplin ve rutin çerçevesinde oluşmuyor.
bilmiyorum ya, her ne kadar modum şu an düşük olsa da çok mutluyum. hayalini bile kuramazdım bu yılın.
öyle yani uğrayayım dedim.